Türk Denizcilik ve Balıkçılığını temsil köklü kuruluşlar oldukça az sayıda iken,Habitat sürecinde sivil toplum kuruluşlarının rolü tartışmaya açılarak önemi vurgulanınca ülkemizde bazı açıkgözler denizcilik alanında olduğu gibi diğer alanlarda sivil toplum önderliğine soyunarak kendilerine kazanç ve şöhret kapısı yarattılar.
Dünyada gelişen teknolojilerle birlikte ülkemiz denizciliği de her alanda hızlı gelişme gösterirken, gelişmiş ülkelerin en iyi pazarı konumuna geldi .bu arada farkında olmadan lobilerin kıskacında yoğun kampanyalar,pazarlıklarla birlikte pay alma kavgaları başladı ve devam edip gidiyor.
Son 15 yıldır Ülkemiz Denizciliğinde ve Balıkçılığında söz sahibi olmaya çalışanlar ile olanları incelediğinizde bu camia ile uzaktan yakından ilgisi olmayan çıkar guruplarının elinde olduğunu ,genellikle doğruları saptırdıkların,gizlediklerini,işlerine geldikleri gibi yönlendirdiklerini görmekteyiz.Bu oluşum yazının başında ifade ettiğim gibi habitat sürecinde başlayarak gelişen yeni bir düzen anlayışı nın devamı olup, ne yazık ki Ülkemiz adına gelişmekten çok gerilemeyi getirmektedir.
Denizciliğin her alanında sivil toplum örgütlenmesi devam ederken bu örgütlenmeler ehil olmayan kişilerin istedikleri gibi yönetmesine neden olmakta, bu yüzden gerçek anlamda denizcilik ve balıkçılık sektörü örgütlenmelerin hız kazanmasından bu yana, sorunların azalacağına artması da açıkça görülmektedir.Bir derneğin kuruluşunda rol alan kişilerin aslında yanlış kişiler olduğu ancak iki genel kurul sonra, yani en az dört yıl sonra anlaşıldığından sürekli zaman kaybedilmekte bu arada yanlış kişiler de ekonomik gelişme göstermektedir.Ekonomik gelişme gösteren bu kişiler Ülkemizi iyi bir pazar yeri olarak gören gelişmiş ülkelerin lobileriyle işbirliğinde de başarılı olduklarından Denizci STK lar giderek başarısızlığa gömülmeye devam ederken bunu fark edenler bana dokunmayan yılan bin yaşasın deyip kafasını çevirmektedir.
Denizci STK larda sorunlar tespit edildiğinde ise STK ları oluşturan üyeler genellikle çok meşgul olduklarından Bu kez üst düzeyden emekli olan bir devlet memurunu yönetime alarak yada maaş verip müdür yaparak daha başarılı olacaklarını düşünsellerde bundan da sonuç alamadıklarını son 15 yıldır yaşıyor ve görüyoruz.
Peki Denizci STK lar nasıl başarıya ulaşacak …?
Denizcilik ve Balıkçılık örgütleri daha kim varsa önce meslekten olmayan yabancı kişileri kim tavsiye ederse etsin yönetimlere sokmamalılar,
devlet katında başarılı görevlerde bulunmuş birini yönetime alma ,müdürlük verme yerine danışman olmalarını sağlamalılar,danışmanlıkta başarılı olamayanlarla ilişki hemen kesilmelidir.
Diğer sivil toplum kuruluşlarıyla ilişki ve kamuoyunu bilgilendirme konularında mutlaka yönetimde rol alan ehil kişiler yapmalı,çok parası var faydası olur deyip yönetimlere paralı adamlar değil iş yapacak Türk Denizcilik ve Balıkçılık kuruluşlarını kalkındıracak adamlara yer verilmelidir.
Bizden biride falanca partiden deyip her partiye göre adam çıkartıp oynak politikalar yerine sağlam ve taviz vermeyen politikalar belirlenmelidir.yarın
İktidar değiştiğinde sizden biri nin size zararı da olabilir.
Denizci STK ların sırtından düzen sağlayan kim varsa deşifre edilmeli ki daha sonra bana muhalefet yaptılar deyip yaygarayla geri dönmesin .
Denizci STK ları içinde yer alıp bu yazıyı okuyanlar hemen birilerini hatırlayarak aynen o kişileri tarif ettiğimi düşüneceğini biliyorum,ancak o kişiler bitmez biri gider diğeri gelir bunun içinde çok uyanık olmak lazım çok.Bir kaç ay sonra STK ların genel kurulları başlayacak bu gibi kişilere geçit vermezsek iyi ve vasıflı gerçek denizci kökenli kişileri seçersek bir olumlu adım atmış oluruz.