Dünya Denizcilik Günü, Dokuz Eylül'de Kutlandı

Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi, Dünya Denizcilik Günü'nü Uluslararası Denizcilik Örgütü'nün bu yıl için belirlediği 'Denizcilik: Dünyanın Vazgeçilmezi' temasıyla düzenlediği etkinlikle kutladı.

DÜNYA DENİZCİLİK GÜNÜ DOKUZ EYLÜL’DE KUTLANDI

Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi, Dünya Denizcilik Günü’nü Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün bu yıl için belirlediği “Denizcilik: Dünyanın Vazgeçilmezi” temasıyla düzenlediği etkinlikle kutladı.
    
Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi, Dünya Denizcilik Günü’nü Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün bu yıl için belirlediği “Denizcilik: Dünyanın Vazgeçilmezi” temasıyla 29 Eylül 2016 saat 13.00’te Çakabey Deniz Feneri Konferans Salonu’nda düzenlediği etkinlikle kutladı. 

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından, etkinliğin açılış konuşmasını Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. A. Güldem CERİT gerçekleştirdi. Prof. Dr. CERİT konuşmasına, ulu önder Atatürk’ün bize emanet ettiği ülkemizde böyle bir toplantının gerçekleştirilmesini mümkün kılan 15 Temmuz demokrasi şehitlerine ve tüm şehitlerimize duyduğu minneti dile getirerek başladı. Bugünü Denizcilik Fakültesi’nin yeni öğrencileriyle kutlamaktan mutluluğu dile getiren Prof. Dr. CERİT, dünya denizcilik camiasının bir parçası olarak bu günü kutlamanın anlam ve önemini öğrencilere aktardı. Dünya Denizcilik Günü’nün geleneksel olarak dünyanın dört bir yanında her yıl Eylül ayının son haftasında kutlandığını belirten Prof. Dr. CERİT, Türkiye’de bu günü kutlayan ilk kurum olduklarının ve bu geleneğin 1994 yılında kurumun o dönemki Müdürü Prof. Dr. Ömer Baybars TEK tarafından başlatıldığının altını çizdi. “Temiz denizlerde emniyetli, güvenli ve etkin denizcilik” vizyonuna sahip olan Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün, Dünya Denizcilik Günü için her sene farklı bir tema belirlediğini ve bu seneki temanın “Denizcilik: Dünyanın Vazgeçilmezi” olduğunu dile getiren Prof. Dr. CERİT, bu yıl Londra’da yapılan merkezi kutlamanın yanısıra, yan etkinlik için seçilen ülkenin Türkiye olduğunu ve etkinliklerin 4-6 Kasım 2016 tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirileceğini katılımcılara aktardı.

Bu haftanın tarihimiz açısından bir diğer öneminin ise 27 Eylül Preveze Deniz Zaferi’nin yıldönümünü de kapsaması olduğunu belirten Prof. Dr. CERİT, bu vesile ile hem Dünya Denizcilik Günü’nü hem de Preveze Deniz Zaferi’nin 478. Yıl dönümünü bir arada kutlamakta olduğumuzu dile getirdi. Bu etkinliğin düzenlenmesine emeği geçen herkese teşekkürlerini ileten Prof. Dr. CERİT, sözlerini Türk denizcilik camiasına güvenli sularda, emniyetli, çevre dostu, kazançlı ve hayırlı bir yıl dileyerek sonlandırdı.

Daha sonra Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Gemi Makineleri İşletme Mühendisliği Bölümü 4. Sınıf öğrencisi Mustafa YALOVA, Uluslararası Denizcilik Örgütü Genel Sekreteri Kitack Lim’in “Denizcilik: Dünyanın Vazgeçilmezi” temalı 2016 Dünya Denizcilik Günü mesajını okudu. Kitack Lim’in mesajı şunları içermiştir:

“Küresel nüfusu 7 milyara ulaşmış ve 2050 yılı itibariyle gelişen ülkelerde nüfusun iki katına çıkması öngörülen bu dünyada, eşi benzeri olmayan zorluklarla karşı karşıyayız. Fikir ayrılıkları, terörizm, karma göçler, yemek ve su güvensizliği, küresel ısınma ve varsıllar ile yoksullar arasındaki uzaklaşmanın algılanamayan tehditleri bulunmaktadır. Hükümetler ve sosyal örgütler, giderek büyüyen popülasyonun ihtiyaçlarını karşılayacak, aynı zamanda da sürdürülebilir sosyal ve ekonomik gelişme çabası içindedirler. Geçtiğimiz sene iki tane kayda değer başarı göze çarpmıştır; 2030 sürdürülebilir gelişim gündemi ve iklim değişikliği Paris Anlaşması. Bu şubat ayında IMO’yu ziyarete gelen Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Moon “bunlar dünya insanının ve çok yanlılığının zaferidir” demiştir. Denizciliğin, IMO’nun ve bu anlaşmaların sağladığı tetikleyiciliğin hizmet ettiğimiz insanların yaşamlarına somut gelişmeler olarak dönmesinde üstün bir rolü vardır”.

“Günümüz ekonomisinde, dünya üzerindeki bütün insanlar, bağımlı oldukları eşyaların, yakıtın, yiyeceğin herhangi bir ürünün taşınması konusunda gemilere güvenmektedirler. Denizcilik sektörü uluslararası taşımacılığın ve küresel pazarın belkemiğidir. Gemiler günümüze kadar hiç bu kadar gelişmiş, sofistike, güvenli, çevreci ve geniş kapasiteli olmamıştı. Bunu modern dünyanın ihtiyacını, ithalatını ve ihracatını icra eden küresel gemi filolarına ve iş gücümüzü sağlayan bir milyondan fazla denizcimize borçluyuz. Ancak, küresellikten eşit miktarda faydalanabilmek için bütün ülkelerin denizcilikte tam ve aktif bir rol alabilmesi gerekmektedir. Sürdürülebilir ekonomik büyüme, istihdam, refah seviyesi ve istikrar gibi kavramların hepsinin deniz ticaretinin gelişmesi, liman altyapısı ve veriminin artırılması ve kariyer olarak, gelişmekte olan ülkelerde, denizcilik mesleğinin desteklenmesi ve geliştirilmesi ile mümkündür. IMO'nun çalışmaları tüm bu alanlara güçlü destek sağlamaktadır. Deniz kökenli ticaret hepimiz için rekabetçi navlun maliyetlerinden dolayı faydalıdır. Deniz taşımacılığı ile gelen bir ürünün tüketici için raf ücretinde navlun maliyeti çok düşüktür. Kayda değer çevreci performansı ile de denizcilik aynı zamanda yeşil büyümenin itici bir gücüdür. Sürdürülebilir gelişim, deniz taşımacılığının devam eden maliyet uygunluğuna bağlıdır. Ekonomik ve mevzuya ilişkin teşvik tedbirleri denizcilik sektörünü yeşil teknolojiye yatırım yapmaya cesaretlendirecektir ki bu sadece çevresel olarak değil uzun vadede mali tasarruf olarak da fayda sağlayacaktır. Verimli ve ucuz deniz taşımacılığı küresel yaşam standartları açısından önemli gelişimlere yardım etmiştir, özellikle son birkaç yılda ekonomileri yükselterek birçok insanı akut fakirlikten kurtarmıştır. 2016 dünya denizcilik günü temasının haklı olarak sorguladığı gibi; denizcilik dünya için zaruri bir ihtiyaçtır. Temiz ve sürdürülebilir gelişim çağına kaçınılmaz geçişimizde denizcilik dünya ekonomisinin büyümesinin merkezinde yer almak durumundadır.”

“Bu daha fazla dinleyiciye ulaşmasını hak eden bir mesajdır. Dünya üzerinde neredeyse herkes denizcilik sektörüne bir şekilde güvenmektedir ama çok azımız bunun farkındayız. Denizciliğin zaruri olduğu gerçeğini yıl boyunca daha çok kitleye yaymak için elimden gelenin en iyisini yapacağım ve bu hayati sektörün tüm taraflarını denizciliğin dünya için vazgeçilmez olduğu konusunun yaygınlaştırılmasında bana katılmalarının öneminin altını çizmek isterim.”

Ardından etkinlikte konuşmacı olan Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. D. Ali DEVECİ tüm katılımcıları selamlayarak ve böylesine özel ve anlamlı bir günde kendisine konuşma fırsatı verildiği için duyduğu memnuniyeti belirterek sözlerine başladı. Denizciliğin modern toplumlar için hayati bir öneme sahip olduğunu belirten Prof. Dr. DEVECİ, denizcilik gücünün ulusal gücün bir alt unsuru olarak görüldüğünü; savaş gemileri, deniz ticaret filoları, limanlar, gemi ve deniz işletmeleri, tersaneler, deniz turizmi, balıkçılık, eğitim-öğretim, destek sektörleri ve hizmetleri gibi unsurların da bu kapsamda değerlendirilmekte olduğunun altını çizdi. Denizciliğin ulusların güvenliği ve savunması açısından stratejik bir öneme sahip olduğunu belirten Prof. Dr. DEVECİ, aynı zamanda toplumların sosyal-kültürel gelişmesinde,  ülkelerin de sosyo-ekonomik kalkınmasında büyük bir rol oynadığının altını çizdi. Denizciliğin, 5000 yıl önce yüklerin ilk denizyolu ile taşınmaya başlamasından bu yana, küresel gelişmenin en önde gelen unsuru olduğunu dile getiren Prof. Dr. DEVECİ, coğrafi keşifler ile birlikte dünyanın deniz otobanlarının açıldığını ve aynı öncü ruhun bugün çok büyük ölçekli ve kompleks gemilerin ortaya çıkmasına sebep olduğunu belirtti.

Prof. Dr. DEVECİ, dünyada ekonomik gelişmenin ilk dönemlerinde iktisatçıların deniz taşımacılığının önemini çok iyi anladıklarını söyleyerek, Adam Simith’in, Ülkelerin Zenginliği başlıklı kitabının 3 bölümünde; kapitalist bir toplumda başarının anahtarının uzmanlaşma olduğuna, işletmelerin verimlilik artışları ve yerel pazarlara satabileceklerinden daha fazla üretimde bulunmalarının, daha geniş pazarlara erişme ihtiyacını doğurduğunu, uzmanlaşmanın da kilidinin deniz ulaştırması sayesinde açıldığına değindiğini belirtti.

Denizlerin ve okyanusların tarih boyunca uluslar için eşsiz bir refah ve zenginlik kaynağı olduğunu söyleyen Prof. Dr. DEVECİ, günümüzde dünya ticaretinin hacim olarak % 80-85’inin, değer olarak ise % 70’inin denizyolu ile gerçekleştirildiğini belirtti. Deniz ticaretinin küresel ticarette bu denli yüksek bir paya sahip olmasının en temel nedeninin deniz ulaştırmasının diğer ulaştırma sistemlerine göre daha ekonomik, güvenli ve çevreci olmasından kaynaklandığını dile getirdi. Prof. Dr. DEVECİ konuşmasında 2015 yılı verilerine göre dünyada denizyoluyla 10,7 milyar ton yük taşımış olan, 150’nin üzerinde ülkeye kayıtlı, toplam kapasitesi 1,75 milyar DWT’yi bulan yaklaşık 90 bin gemiden oluşan bir filonun bulunduğunu dile getirdi. 

Deniz ulaştırması yanısıra denizlerin birçok ekonomik faaliyet alanının kaynağı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. DEVECİ, her gün çıkarılan ham petrolün önemli bir bölümünün ve doğal gazın ise yaklaşık yarısının deniz diplerinden temin edildiğini belirtti. Ayrıca günümüzde kutuplarda zengin hidrokarbon kaynaklarının araştırıldığını belirten Prof. Dr. DEVECİ, denizlerde kurulan tesislerle enerji üretiminin de hızla yaygınlaşmakta olduğunu aktarırken, denizlerin gelecekte beslenme gıda ve su bakımından da çok önemli rol oynayacağını sözlerine ekledi. 

İnsanoğlunun hayatında denizciliğin vazgeçilmezliğinin artarak devam edeceğini dile getiren Prof. Dr. DEVECİ, böylesine önemli bir alanın stratejik bir şekilde ele alınarak planlanması ve yönetilmesi gerektiğini, toplumun tüm kesimlerinde denizcilik sevgisi, kültürü ve bilincinin geliştirilmesinin hayati olduğunu ve bunun da yegâne yolunun denizcilik eğitiminden geçtiğinin altını çizerek konuşmasını sonlandırdı.

Ardından tüm katılımcılara ve konuşmacılara teşekkür edilerek Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesinin düzenlediği “Denizcilik: Dünyanın Vazgeçilmezi” temalı Dünya Denizcilik Günü etkinliği sona erdi.