Vapurda Çay Simit Sohbet
Gazeteci yazar ve eleştirmen Yüksel AYTUĞ Vapurda Çay Simit Sohbet'in bu hafta konuğu oluyor.
Bu hafta yazılarıyla televizyon dünyasına renk katan, yorumlarıyla programlara yol gösteren gazeteci yazar ve eleştirmen Yüksel AYTUĞ Vapurda Çay Simit Sohbet’in konuğu oluyor.
Çekimleri istanbul’un simgesi şehir hatlarında yapılan programda yine gerçek yolcular eşliğinde Istanbul’un incisi boğazda keyifli bir yolculuk yapılıyor.
Çay sıcaklığındaki sohbette televizyon ve medya dünyasının geleceğine dair farklı görüşler bulabilirsiniz.
Türk televizyonun dünü, bugünü, geleceği, medya eleştirmenliği ve değişen medya düzeni üzerine yaptığımız sohbet, Ömer Öztürk’ün sunumuyla 6 Mayıs Pazar saat 09.30 ve 18.30’da TRT TÜRK ekranlarında.
Sohbette öne çıkanlar
“Objektifim diyen insan bence doğru söylemez”
Kişisel dostluğum olan insanları biraz kalemimi yontarak eleştiriyorum. Bu insani bir refleks. Her gün selamlaştığınız birini yazarken biraz daha eliniz korkaktır.
“Günde 14 saat televizyon seyrediyorum”
Gazetecilik bir meslek değil yaşam biçimidir.24 saat devam eden bir olgu hayata hep eleştirel bakmak ve detaylarla ilgilenmek gerekiyor. Hacimli bir köşe yazmak için günde 14 saat tv seyrediyorum. Buna mecburum.
“Televizyon çocuğuyum”
Karsınızda gercekten bır televızyon çocugu var. 69 yılından itibaren düzenli tv yayınlarının Türkiye’de başlamasından beri ben ekran karşısından ayrılmadım.
“Artık her evde en azında bir iyi Yüksel Aytuğ var”
Televizyonu pijamaları giyip, bacak bacak ustune atıp, şöyle geriye yaslanıp seyretmiyorum. Bu bir mesaiye dönüşüyor. Hiç sevmediğim ilgi duymadıgım bır programı sonuna kadar hem de not alarak izlemek zorundayım.
“Kellelerin içinden geçen düşünceler önemli”
Reyting ölçümündeki rakamlar kelle sayısı. Hangi programı kaç kişinin izlediği matematiksel veri olarak ölçülüyor. Ama bize gelen mesaj ve telefonlarda izleyicinin izlerken neler düşündüğü, nelere dikkat ettiği yani kellerin içinden geçenler önemli. Reklam verenleri de asıl ilglendirmesi gereken bu.