Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, "Belki önümüzdeki günlerde Doğu Akdeniz gazının da Türkiye üzerinden pazarlara ulaşmasıyla alakalı yeni adımlar atılabilir" dedi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Belek Turizm Merkezi'nde düzenlenen Europex (Avrupa Enerji Borsaları Birliği) 20. Yıl Buluşması'na katıldı. Avrupa enerji piyasasının Antalya'da buluştuğu Europex'te konuşan Bakan Fatih Dönmez, "Europex bu sene 20. yılını kutluyor. Küresel salgın süreciyle birlikte ortaya çıkan enerji darboğazı, serbest piyasa dinamiklerinin korunması adına paydaşların ne denli önemli olduğunu bir kere daha gösterdi" dedi.
"Elektrik ve doğal gaz piyasalarında 5 kata varan astronomik rakamlar ortaya çıktı"
Son yıllarda enerji piyasası arz sıkıntısı ve maliyet artışlarıyla büyük bir mücadele içerisinde olduğuna dikkati çeken Dönmez, "Bunlara ilaveten yaşadığımız jeopolitik riskler, enerji piyasalarının sürdürülebilirliğini de tehdit ediyor. Covid-19'un yaraları henüz sarılmamışken, yaşanan küresel kuraklık ve Rusya'nın Ukrayna savaşı içinde bulunduğumuz türbülansın şiddetini daha da artırdı. Daha önceki enerji krizlerinden daha ağır ve sonuçları uzun döneme yayılacak zorlu bir süreci hep birlikte tecrübe ediyoruz. Bugün uzmanların da üzerinde ittifak ettiği üzere küresel enflasyonist baskıların en önemli sebebi artan enerji fiyatları. Bu durum tabii ki manipülatif fiyat hareketleriyle birleşince son dönemde enerji fiyatlarında çok hızlı bir yükselişe neden oldu. Elektrik ve doğal gaz piyasalarında 5 kata varan astronomik rakamlar ortaya çıktı" ifadelerini kullandı.
"Enerji fiyatlarındaki aşırı oynaklık, öngörülebilirliğe önemli ölçüde zarar veriyor"
"Bu durum bize açıkça şunu gösteriyor" diyen Dönmez, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Enerji politikalarımızı hem konjonktürel gelişmelere hem de gelecekteki tehdit, fırsat ve risklere göre yeniden dizayn etmemiz gerekiyor. Konjonktürel gelişmeleri sadece günümüze yansıyan olaylar olarak değerlendiremeyiz. Bugün ortaya çıkan ve yarının enerji dünyasında krize neden olabilecek her olayı uzun vadeli bir perspektifle ele almak zorundayız. Bu nedenle, güçlü yanlarımızı daha fazla öne çıkarıp, zayıf yönlerimizi de bir an önce iyileştirmemiz gerekiyor. Arz sıkıntısı ve fiyatlarda aşırı oynaklık şeklinde tezahür eden krizin etkilerinin son kullanıcıya en az şekilde yansıması için ülkeler bir dizi önlem paketini hayata geçirdi. Bu durum ülke ekonomilerine ekstra yük getirse de enerji piyasalarının dengeye oturması adına atılması gereken adımlardı. Çünkü enerji fiyatlarındaki aşırı oynaklık, ekonominin en önemli enstrümanı olan öngörülebilirliğe önemli ölçüde zarar veriyor."
"Kişi başına düşen elektrik tüketimimiz yıldan yıla artıyor"
Bakan Dönmez, rekabet ortamında mali açıdan güçlü, istikrarlı ve şeffaf bir enerji piyasası ortamının korunmasının her zaman birinci öncelikleri olduğunu vurgulayarak, "Çalışmalarımızı her zaman tam rekabetçi enerji piyasasının geliştirilmesi ve sürdürülmesi ilkesiyle yürütmek durumundayız. Son dönemde hem arz güvenliğimizi temin etmek hem de farklı kaynaklardan üretim yapan santralleri korumak için geçici düzenlemeleri hayata geçirdik. Türk enerji piyasası güçlü ve dinamik bir büyüme eğilimi gösteriyor. Kişi başına düşen elektrik tüketimimiz yıldan yıla artıyor. Sanayi sektöründe güçlü bir üretim iştahı var. En önemlisi bu büyümeyi besleyecek güçlü bir enerji altyapımız var. Bunların yanı sıra elektrikli otomobil stratejimiz ve onunla büyüyen, gelişen bir altyapıyı inşa ediyoruz" şeklinde konuştu.
"Türkiye büyüme hikayesi olan bir ülke"
Türkiye'nin Pazar büyüklüğü açısından Akdeniz, Karadeniz, Balkanlar ve Ortadoğu'nun en büyük pazarlar olma yolunda ilerlediğine işaret eden Bakan Dönmez, "Her yıl kendini geliştiren, kendini aşan, bir sonraki noktayı kendisine yeni hedef olarak belirleyen bir Türkiye var. Dolayısıyla Türk enerji ürünlerinin gelecekteki olabilecek boyutunu ve bu piyasanın büyüme trendini hayal edebileceğinize inanıyorum. Benzin, dizel, hidrojen, doğal gaz, yeşil ürünler, sertifikalar kısacası enerjinin her alanındaki büyüme trendimize güvenimiz tam. Önümüzdeki yıllarda EPİAŞ'ın pazar büyüklüğünü ve bunun ürünlerindeki yansımalarını göreceksiniz. Türkiye, potansiyeli olan bir ülkeden ziyade, büyüme hikâyesi olan bir ülke. Bir ülkenin potansiyeli var demek, o ülkenin yolun başında olduğunu gösterir. Türkiye, güçlü enerji altyapısı ve uluslararası projelerdeki istikrarlı ve güvenilir ortaklığı sayesinde Avrupa'nın enerji arz güvenliğinin sağlanmasına da önemli katkılarda sunuyor" dedi.
"Avrupa'nın en büyük üçüncü ülkesi olduk"
Yerli ve yenilenebilir kaynakları kullanmaya ve Ar-Ge çalışmalarıyla teknolojik alt yapıyı güçlendirmeye devam ettiklerini kaydeden Dönmez, "Türkiye, bugün 100 bin MW'ı aşan elektrik kurulu gücüyle Avrupa'da altıncı, dünyada 14. sırada yer alıyor. Kurulu gücümüzün yüzde 54'ü yani yarısından fazlası yenilenebilir enerji kaynaklarından oluşuyor. 2021 yılında 331 TWh elektrik üretimiyle Avrupa'nın en büyük üçüncü ülkesi olduk. 2022 Nisan ayında yaptığımız 25,92 TWh üretimin yüzde 55'ini yenilenebilir enerji kaynaklarından sağladık. Bir önceki yılla kıyasladığımızda yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimimiz yüzde 11 oranında artış gösterdi. 2021 yılında elektrik ithalatımız 2,33 TWh oldu. Yine aynı elektrik ihracatımız ise bir önceki yıla göre yüzde 68,56 artarak 4,19 TWh olarak gerçekleşti" ifadelerini kaydetti.
"Yeni adımlar atılabilir"
Türkiye bulunduğu coğrafyada en yüksek kurulu güce sahip olduğuna dikkati çeken Dönmez, "Türkiye, komşularıyla bu ilişkiyi, bu ticareti gayet sağlıklı bir şekilde yürütmektedir. Türkiye, Avrupa'nın en ucunda yer alan bir ülke olması hasabiyle, Bizim doğudaki komşu ülkelerle de elektrik ticaretimiz var. Gürcistan, Irak, savaştan önce Suriye ve geçmişte yine İran ile elektrik ticaretimiz vardı. Şimdi bu halkaya Azerbaycan'da eklendi. Gürcistan üzerinden Türkiye'ye belki Avrupa'ya elektrik transferini yapabileceğiz. Belki önümüzdeki günlerde Doğu Akdeniz gazının da Türkiye üzerinden pazarlara ulaşmasıyla alakalı yeni adımlar atılabilir. Doğal gaz tarafına baktığımızda orada da devreye aldığımız uluslararası projelerin ne denli hayati olduğu ortaya çıktı. Önümüzdeki yıl kullanıma başlayacağımız Karadeniz gazı, Saros Körfezi'nde inşası devam eden FSRU tesisimiz ve doğal gaz depolama tesislerimizin kapasite arttırma çalışmalarıyla, arz güvenliğimiz çok daha iyi bir noktaya gelecek. Sahip olduğumuz bu alt yapı ve kaynaklarla, ülkemiz yakın gelecekte Avrupa için referans fiyatın oluşabileceği bir ticaret merkezi konumuna gelecek. Çalışmalarımızı bu vizyon doğrultusunda sürdürüyoruz" dedi.
"EPİAŞ'ın yaklaşık 7 yıllık bir mazisi var"
Bakan Dönmez, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Türkiye, elektrik üretiminde yerli kaynak ve teknoloji noktasında belli bir noktaya geldi. Ancak bu sac ayağının en önemli argümanlarından biri de serbest piyasanın kurulması ve sağlıklı bir şekilde işletilmesidir. 2021 yılında enerji piyasalarımızın serbestleştirilmesi adına Vadeli Elektrik Piyasası, Yenilenebilir Enerji Kaynak Garanti Sistemi ve Organize YEK-G piyasası ve Vadeli Gaz Piyasasını devreye aldık. EPİAŞ'ın yaklaşık 7 yıllık bir mazisi var. Ancak aradan geçen süre zarfında Gün Öncesi ve Gün İçi Spot Elektrik Piyasaları, Dengeleme Güç Piyasası, Vadeli Elektrik Piyasası, Spot ve Vadeli Doğal Gaz Piyasaları, YEK-G ve Organize YEK-G Piyasası gibi enstrümanlarla hem elektrikte hem de doğal gazda ürün ve süreleri artırarak önemli bir piyasa hacmi ve piyasa derinliği oluşturdu.
EPİAŞ ile daha fazla katılımcının yer aldığı bir enerji piyasası meydana getirdik. Şeffaf, istikrarlı ve rekabetçi bir ortamda elektriğin ve doğal gazın serbest piyasa şartlarında alım ve satımına imkan sağladık.
EPİAŞ'ın, işlettiği spot piyasalarda önemli ölçüde likidite artışı yaşandı. Son 5 yıllık dönemde Gün Öncesi Piyasasındaki eşleşme miktarı yüzde 65 artarak 2021 yılında 203,06 TWh'ye ulaştı. 2021 yılındaki Gün İçi Piyasasındaki eşleşme miktarı ise 13,08 TWh'ye ulaşarak 2016'ya göre 15 kat arttı.
EPİAŞ 2021'de Gün Öncesi Piyasasında gerçekleştirilen işlemler için toplamda 206,28 milyar TL'lik (15,53 milyar Euro) işlem hacmine ulaştı. Aynı yıl için Gün İçi Piyasasında gerçekleştirilen işlemler için ise toplamda 14,56 milyar TL'lik (1,09 Mmlyar Euro) işlem hacmine ulaşmış oldu. Elektrik piyasalarında gerçekleşen işlem miktarının dağılımına baktığımızda, ticarete konu elektriğin yüzde 42,06'sı Gün Öncesi ve Gün İçi Piyasalarında işlem gördü. Buradaki ikili anlaşma miktarı da yüzde 56,07 oldu. Türkiye'nin enerji piyasası dinamikleri düşünüldüğünde spot piyasa hacminin çok fazla artmasını da sağlıklı bulmuyoruz."
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Belek Turizm Merkezi'nde düzenlenen Europex (Avrupa Enerji Borsaları Birliği) 20. Yıl Buluşması'na katıldı. Avrupa enerji piyasasının Antalya'da buluştuğu Europex'te konuşan Bakan Fatih Dönmez, "Europex bu sene 20. yılını kutluyor. Küresel salgın süreciyle birlikte ortaya çıkan enerji darboğazı, serbest piyasa dinamiklerinin korunması adına paydaşların ne denli önemli olduğunu bir kere daha gösterdi" dedi.
"Elektrik ve doğal gaz piyasalarında 5 kata varan astronomik rakamlar ortaya çıktı"
Son yıllarda enerji piyasası arz sıkıntısı ve maliyet artışlarıyla büyük bir mücadele içerisinde olduğuna dikkati çeken Dönmez, "Bunlara ilaveten yaşadığımız jeopolitik riskler, enerji piyasalarının sürdürülebilirliğini de tehdit ediyor. Covid-19'un yaraları henüz sarılmamışken, yaşanan küresel kuraklık ve Rusya'nın Ukrayna savaşı içinde bulunduğumuz türbülansın şiddetini daha da artırdı. Daha önceki enerji krizlerinden daha ağır ve sonuçları uzun döneme yayılacak zorlu bir süreci hep birlikte tecrübe ediyoruz. Bugün uzmanların da üzerinde ittifak ettiği üzere küresel enflasyonist baskıların en önemli sebebi artan enerji fiyatları. Bu durum tabii ki manipülatif fiyat hareketleriyle birleşince son dönemde enerji fiyatlarında çok hızlı bir yükselişe neden oldu. Elektrik ve doğal gaz piyasalarında 5 kata varan astronomik rakamlar ortaya çıktı" ifadelerini kullandı.
"Enerji fiyatlarındaki aşırı oynaklık, öngörülebilirliğe önemli ölçüde zarar veriyor"
"Bu durum bize açıkça şunu gösteriyor" diyen Dönmez, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Enerji politikalarımızı hem konjonktürel gelişmelere hem de gelecekteki tehdit, fırsat ve risklere göre yeniden dizayn etmemiz gerekiyor. Konjonktürel gelişmeleri sadece günümüze yansıyan olaylar olarak değerlendiremeyiz. Bugün ortaya çıkan ve yarının enerji dünyasında krize neden olabilecek her olayı uzun vadeli bir perspektifle ele almak zorundayız. Bu nedenle, güçlü yanlarımızı daha fazla öne çıkarıp, zayıf yönlerimizi de bir an önce iyileştirmemiz gerekiyor. Arz sıkıntısı ve fiyatlarda aşırı oynaklık şeklinde tezahür eden krizin etkilerinin son kullanıcıya en az şekilde yansıması için ülkeler bir dizi önlem paketini hayata geçirdi. Bu durum ülke ekonomilerine ekstra yük getirse de enerji piyasalarının dengeye oturması adına atılması gereken adımlardı. Çünkü enerji fiyatlarındaki aşırı oynaklık, ekonominin en önemli enstrümanı olan öngörülebilirliğe önemli ölçüde zarar veriyor."
"Kişi başına düşen elektrik tüketimimiz yıldan yıla artıyor"
Bakan Dönmez, rekabet ortamında mali açıdan güçlü, istikrarlı ve şeffaf bir enerji piyasası ortamının korunmasının her zaman birinci öncelikleri olduğunu vurgulayarak, "Çalışmalarımızı her zaman tam rekabetçi enerji piyasasının geliştirilmesi ve sürdürülmesi ilkesiyle yürütmek durumundayız. Son dönemde hem arz güvenliğimizi temin etmek hem de farklı kaynaklardan üretim yapan santralleri korumak için geçici düzenlemeleri hayata geçirdik. Türk enerji piyasası güçlü ve dinamik bir büyüme eğilimi gösteriyor. Kişi başına düşen elektrik tüketimimiz yıldan yıla artıyor. Sanayi sektöründe güçlü bir üretim iştahı var. En önemlisi bu büyümeyi besleyecek güçlü bir enerji altyapımız var. Bunların yanı sıra elektrikli otomobil stratejimiz ve onunla büyüyen, gelişen bir altyapıyı inşa ediyoruz" şeklinde konuştu.
"Türkiye büyüme hikayesi olan bir ülke"
Türkiye'nin Pazar büyüklüğü açısından Akdeniz, Karadeniz, Balkanlar ve Ortadoğu'nun en büyük pazarlar olma yolunda ilerlediğine işaret eden Bakan Dönmez, "Her yıl kendini geliştiren, kendini aşan, bir sonraki noktayı kendisine yeni hedef olarak belirleyen bir Türkiye var. Dolayısıyla Türk enerji ürünlerinin gelecekteki olabilecek boyutunu ve bu piyasanın büyüme trendini hayal edebileceğinize inanıyorum. Benzin, dizel, hidrojen, doğal gaz, yeşil ürünler, sertifikalar kısacası enerjinin her alanındaki büyüme trendimize güvenimiz tam. Önümüzdeki yıllarda EPİAŞ'ın pazar büyüklüğünü ve bunun ürünlerindeki yansımalarını göreceksiniz. Türkiye, potansiyeli olan bir ülkeden ziyade, büyüme hikâyesi olan bir ülke. Bir ülkenin potansiyeli var demek, o ülkenin yolun başında olduğunu gösterir. Türkiye, güçlü enerji altyapısı ve uluslararası projelerdeki istikrarlı ve güvenilir ortaklığı sayesinde Avrupa'nın enerji arz güvenliğinin sağlanmasına da önemli katkılarda sunuyor" dedi.
"Avrupa'nın en büyük üçüncü ülkesi olduk"
Yerli ve yenilenebilir kaynakları kullanmaya ve Ar-Ge çalışmalarıyla teknolojik alt yapıyı güçlendirmeye devam ettiklerini kaydeden Dönmez, "Türkiye, bugün 100 bin MW'ı aşan elektrik kurulu gücüyle Avrupa'da altıncı, dünyada 14. sırada yer alıyor. Kurulu gücümüzün yüzde 54'ü yani yarısından fazlası yenilenebilir enerji kaynaklarından oluşuyor. 2021 yılında 331 TWh elektrik üretimiyle Avrupa'nın en büyük üçüncü ülkesi olduk. 2022 Nisan ayında yaptığımız 25,92 TWh üretimin yüzde 55'ini yenilenebilir enerji kaynaklarından sağladık. Bir önceki yılla kıyasladığımızda yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimimiz yüzde 11 oranında artış gösterdi. 2021 yılında elektrik ithalatımız 2,33 TWh oldu. Yine aynı elektrik ihracatımız ise bir önceki yıla göre yüzde 68,56 artarak 4,19 TWh olarak gerçekleşti" ifadelerini kaydetti.
"Yeni adımlar atılabilir"
Türkiye bulunduğu coğrafyada en yüksek kurulu güce sahip olduğuna dikkati çeken Dönmez, "Türkiye, komşularıyla bu ilişkiyi, bu ticareti gayet sağlıklı bir şekilde yürütmektedir. Türkiye, Avrupa'nın en ucunda yer alan bir ülke olması hasabiyle, Bizim doğudaki komşu ülkelerle de elektrik ticaretimiz var. Gürcistan, Irak, savaştan önce Suriye ve geçmişte yine İran ile elektrik ticaretimiz vardı. Şimdi bu halkaya Azerbaycan'da eklendi. Gürcistan üzerinden Türkiye'ye belki Avrupa'ya elektrik transferini yapabileceğiz. Belki önümüzdeki günlerde Doğu Akdeniz gazının da Türkiye üzerinden pazarlara ulaşmasıyla alakalı yeni adımlar atılabilir. Doğal gaz tarafına baktığımızda orada da devreye aldığımız uluslararası projelerin ne denli hayati olduğu ortaya çıktı. Önümüzdeki yıl kullanıma başlayacağımız Karadeniz gazı, Saros Körfezi'nde inşası devam eden FSRU tesisimiz ve doğal gaz depolama tesislerimizin kapasite arttırma çalışmalarıyla, arz güvenliğimiz çok daha iyi bir noktaya gelecek. Sahip olduğumuz bu alt yapı ve kaynaklarla, ülkemiz yakın gelecekte Avrupa için referans fiyatın oluşabileceği bir ticaret merkezi konumuna gelecek. Çalışmalarımızı bu vizyon doğrultusunda sürdürüyoruz" dedi.
"EPİAŞ'ın yaklaşık 7 yıllık bir mazisi var"
Bakan Dönmez, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Türkiye, elektrik üretiminde yerli kaynak ve teknoloji noktasında belli bir noktaya geldi. Ancak bu sac ayağının en önemli argümanlarından biri de serbest piyasanın kurulması ve sağlıklı bir şekilde işletilmesidir. 2021 yılında enerji piyasalarımızın serbestleştirilmesi adına Vadeli Elektrik Piyasası, Yenilenebilir Enerji Kaynak Garanti Sistemi ve Organize YEK-G piyasası ve Vadeli Gaz Piyasasını devreye aldık. EPİAŞ'ın yaklaşık 7 yıllık bir mazisi var. Ancak aradan geçen süre zarfında Gün Öncesi ve Gün İçi Spot Elektrik Piyasaları, Dengeleme Güç Piyasası, Vadeli Elektrik Piyasası, Spot ve Vadeli Doğal Gaz Piyasaları, YEK-G ve Organize YEK-G Piyasası gibi enstrümanlarla hem elektrikte hem de doğal gazda ürün ve süreleri artırarak önemli bir piyasa hacmi ve piyasa derinliği oluşturdu.
EPİAŞ ile daha fazla katılımcının yer aldığı bir enerji piyasası meydana getirdik. Şeffaf, istikrarlı ve rekabetçi bir ortamda elektriğin ve doğal gazın serbest piyasa şartlarında alım ve satımına imkan sağladık.
EPİAŞ'ın, işlettiği spot piyasalarda önemli ölçüde likidite artışı yaşandı. Son 5 yıllık dönemde Gün Öncesi Piyasasındaki eşleşme miktarı yüzde 65 artarak 2021 yılında 203,06 TWh'ye ulaştı. 2021 yılındaki Gün İçi Piyasasındaki eşleşme miktarı ise 13,08 TWh'ye ulaşarak 2016'ya göre 15 kat arttı.
EPİAŞ 2021'de Gün Öncesi Piyasasında gerçekleştirilen işlemler için toplamda 206,28 milyar TL'lik (15,53 milyar Euro) işlem hacmine ulaştı. Aynı yıl için Gün İçi Piyasasında gerçekleştirilen işlemler için ise toplamda 14,56 milyar TL'lik (1,09 Mmlyar Euro) işlem hacmine ulaşmış oldu. Elektrik piyasalarında gerçekleşen işlem miktarının dağılımına baktığımızda, ticarete konu elektriğin yüzde 42,06'sı Gün Öncesi ve Gün İçi Piyasalarında işlem gördü. Buradaki ikili anlaşma miktarı da yüzde 56,07 oldu. Türkiye'nin enerji piyasası dinamikleri düşünüldüğünde spot piyasa hacminin çok fazla artmasını da sağlıklı bulmuyoruz."