NEDEN HALA GÖKSEL SEYİR ?Seyir (Navigasyon), bir araç veya cismin bir mevkiden diğer bir mevkie intikalinin planlanmasını, icra edilmesini, kontrolünü ve kayıt altına alınması sürecini kapsar . Bu süreç icra edilen ortam olarak karada, denizde, havada ve uzayda seyir olarak sınıflandırılır ve bu ortamlarda uygulanan yöntemler temel olarak birbirlerine benzerdir. Göksel seyir veya astronomik seyir ise her dört ortamda da uygulanabilen mevki belirleme yöntemidir. Çöl veya açık deniz gibi alanlarda karadaki görsel yardımcılar aracılığıyla yön veya mevki bulma olanağı yoktur. Bu nedenle insanlar göksel cisimleri kullanarak mevki bulmak için birçok yöntem geliştirmişler ve açık denizlerde seyir yapabilmişlerdir. Yazılı kayıtlarda Çinlilerin yıldız haritalarını M.Ö. 4000’li yıllarda, Babillilerin ise MÖ 1200’li yıllarda hazırlandığı, Fenikelilerin ise yine aynı yıllarda Akdeniz kıyılarında seyrettikleri, Homer’in Odyssey (MÖ 8 yy.) adlı eserinde yıldızlara göre yön tayin ettikleri belirtilmektedir . MÖ 19’da Virgil tarafından yazılan “The Aeneid” isimli eserde serdümen Palinurus’un yıldızlara bakarak yön bulduğu belirtilmektedir . Matematik, astronomi gibi disiplinlerin gelişmesiyle birlikte göksel seyir de yoğun çabalar sonucunda gelişmiş ve bugünkü durumuna gelmiştir.Günümüzde göksel seyir ile mevki belirleme, gök cisimlerinin ufuktan olan açısal yüksekliğinin sextant ile ölçülmesi ve gök cisminin yeryüzündeki izdüşümünün belirlenmesine dayanmaktadır. Temel prensip, bir gök cismine göre yüksekliği aynı olan mevkilerin dünya üzerinde bir daire oluşturmasına dayanmakta ve birden fazla dairenin kesişme noktası geminin mevkiini belirlemektedir. Hesaplanan mevkiin hassasiyeti yapılan işlemlerin doğruluğuna bağlıdır ancak görerek veya elektronik araçlarla belirlenen mevkiler kadar hassas değildir. Teknolojinin gemilerde yaygın olarak kullanıldığı ve birden fazla mevki bulma cihaz ve gösterim sistemlerinin bulunduğu günümüzde göksel seyir esaslarının öğrenilmesine ve gemide uygulamasına gerek olduğu konusunda şüpheler oluşmakta ve tartışmalar yaşanmaktadır. Gemi adamlarının Eğitim, Belgelendirme ve Vardiya Standartları Sözleşmesi (STCW-78) gereğince göksel seyir esaslarının ticari gemilerde görev alacak zabitlere denizcilik eğitimi veren kurumlarda öğretilmesi tüm dünyada zorunludur. “2010 Manila değişiklikleri” kapsamında STCW’ye göksel seyirle ilgili yeni bir kısım eklenmiş ve öğretilmesi gereken konular açıklığa kavuşturulmuştur . Ayrıca liman devletleri tarafından STCW’de belirtilen hususları kontrol etme yetkisi de mevcuttur . Fiili uygulamada ise bazı kurum ve şirketlerin göksel seyir uygulamasını zorunlu hale getirdiği görülmektedir. Örnek olarak “Petrol Şirketleri Uluslararası Denizcilik Forumunun” (Oil Companies International Marine Forum) tarafından uygulanan Gemi Denetleme Programı ( Ship Inspection Report (SIRE) Programme) kapsamında pusula hatalarının göksel cisimler vasıtasıyla kontrol edilmesi veya açık denizde elektronik mevki koyma işleminin mutlaka göksel seyir ile gerçeklenmesi öngörülmektedir . Yazının başlangıcında açıklandığı üzere göksel seyir, denizcilerin yüzyıllardır mevkilerini bulmak için uyguladıkları bilimsel yöntemlerden birisidir. Göksel seyir esaslarının uygulanmasını sağlayan bilim dalları olan astronomi, matematik, buna bağlı cebir, geometri ve küresel trigonometrinin gelişmesi ile zaman ve yön bulucu araçların oluşması yüzyılları almıştır. Bu gelişmelerle birlikte doğruluk oranı artan göksel seyir yöntemlerinin uygulanması gelenek ve zorunluluk haline gelmiş, iyi denizci ile kötü denizciyi ayıran en önemli etkenlerden birisi olmuştur. Diğer taraftan geleneklerin bir toplumu ayakta tutan unsurlardan birisi olduğu yadsınamaz bir gerçektir ve bir geleneğin yıkıldıktan sonra yerine konması imkânsızdır.
Göksel seyir uygulamaları aynı zamanda bir sanattır. Aristoteles sanatı, “Sanat doğanın içindedir; sanatçı onu oradan çıkarabilendir” şeklinde tarif etmektedir. Göksel seyir de doğanın içinden ihtiyacı yani mevkiimizi çıkarma sanatıdır. Bu kapsamda; sextantın kullanılması için gösterilen incelik ve sabır, yıldızları tanıyabilmek ve seçim yapmak, değişik hesaplama yöntemleri uygulayabilmek, çizimleri sanatçı titizliği ile hassas bir şekilde yapmak göksel seyiri sanat haline getirmektedir. Bu sanatı uygulamak için dikkatlice yapılmış pratik uygulamalardan oluşan tecrübe gerekmektedir ve yok olan bir tecrübenin yerine geri konması uzun süre gerektirir.
Göksel seyir çok boyutlu ortamdaki sorunların çözümüne ilişkin düşünme yeteneği kazandırmaktadır. Üç boyutlu ortama ek olarak zaman boyutu ile birlikte dört boyutlu ortamda düşünme ve problem çözme becerisi kazanma sadece göksel seyir dersinde mevcuttur. Dersin eğitiminde karşılaşılan en önemli sorunların başında da gelen çok boyutlu ortamda düşünme becerisi önemli bir kazanımdır ve denizde genelde iki boyutlu ortamda, zaman boyutu ile birlikte üç boyutta karşılaşılan sorunların çözümüne yardımcı olmaktadır.Göksel seyir düşünsel bir meydan okumadır. Coğrafi mevkiin göksel cisimler yardımıyla bulunması öncelikle belirli disiplinlerde yeterli bilgi birikimine ve bu bilginin değişik durumlar karşısında doğru yorumlanmasına ihtiyaç duymaktadır. Bunun yanı sıra beceri ve karar verme yeteneğinin gelişmiş olması gerekir. Göksel seyir sadece GPS’e veya ECDIS’e bakarak mevkiin okunması yerine kişinin aklını kullanmasını gerektirir. Mevcut eğitim sisteminde ezbere dayalı eğitimler yerine, kişinin düşünme ve yorumlama becerilerinin gelişmesine olanak sağlayan derslerin başında gelmektedir ve yaratıcı olmak düşünsel kaliteden başlamaktadır. Göksel seyir dersinde işlenen konular seyir kapsamında ele alınan büyük daire seyri, gel-git, fix mevki atma, pusula hatası belirleme ve diğer konuların daha iyi anlaşılmasına yardımcı olmaktadır. Ayrıca diğer disiplinlerle yakından ilgilidir ve pratik imkânı vermektedir. Örneğin Piri Reis Üniversitesi uygulamasında bir dönem içinde bir öğrencinin 4750 adet civarında matematik işlemi yapması gerekmektedir veya sextant prensipleri fizik kapsamında olan optik konularının bir tekrarıdır. Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi teorisinin dördüncü basamağı olan saygınlık gereksinimi; başarı, kendine güven gibi olguları kapsamaktadır. Kişilerin fiziki veya düşünsel olarak ortaya çıkardıkları eserlerin verdiği başarı hissi, en yoğun duygulardan bir tanesidir. Gemide vardiya tutan bir zabitin yerine kendinizi koyduğunuzda; okyanusta dört saat GPS ve ECDIS’e bakmak, ISM formlarını doldurmak mı, yoksa fiziki ve düşünsel olarak göksel seyir ile uğraşmak mı daha fazla tatmin duygusu verir, karar sizin.NATO Donanmalarında kriptolu GPS sistemiyle neredeyse sıfır hata ile mevki konma olanağı bulunmaktadır. Donanma personelinin STCW’ye hukuken tam olarak tabi olmadığı ve ticaret gemilerine göre üstün donanım imkânı dikkate alındığında dünya bahriyelerinin göksel seyir uygulamalarına devam edip etmedikleri sorumuza aradığımız cevaba ışık tutacaktır. ABD Deniz Kuvvetlerinde göksel seyir uygulaması resmi yazılım kullanılarak yapılmaktadır . İngiliz Deniz Kuvvetlerinde klasik eğitim yapılmaktadır ve resmi yazılım uygulaması mevcuttur. Göksel seyir konusunda eğitim vermeye devam eden ülkelerden tespit edilenler; Kanada , İspanya , İtalya , Yunanistan , Tayland , Belçika , Portekiz , Rusya , Almanya , Türkiye ve Romanya’dır. Görüldüğü üzere Türkiye dâhil büyük donanmalar göksel seyir eğitimine devam etmektedir. Diğer taraftan üniversite seviyesinde eğitim veren kurumlarda mühendislik kavramı alınması maksadıyla fizik, kimya, değişik seviyede matematik, statik gibi temel mühendislik dersleri verilmektedir. Meslek eğitimine ve özellikle zabitin karar verme sürecinde akıl süzgecinin mantıklı çalışmasına yardımcı olan ve bunun temel eğitimini veren bu konuların gerekliliği yadsınamaz. Bu kapsamda hem meslek hem de mühendislik kavramı kazandıran göksel seyir ise hiç yadsınamaz. Gece gökyüzündeki yıldızlar, vardiya zabitini dünyaya bağlayan yollardır. Bir yıldız Londra’nın üzerinde iken, diğer bir yıldız Kahire üzerinde, Ay ise evinin penceresine düşmektedir. Gök cisimleri sevdikleriyle aynı anda ortak olarak görebildikleri tek unsurdur. Vardiya zabitinin, denizin sonsuzluğundan oluşan bıkkınlık ve sevgiye olan yoksunluk duygusunu ancak bu gökyüzü yok edebilecektir. Sonuç olarak gelişen yan uygulamalar sayesinde hassasiyeti artan ve kolaylaşan göksel seyir konusunda geleneklere bağlı kalmanın gerektiği değerlendirilmektedir.Şems AKTUĞ
Öğretim Görevlisi
Piri Reis Üniversitesi
Göksel seyir uygulamaları aynı zamanda bir sanattır. Aristoteles sanatı, “Sanat doğanın içindedir; sanatçı onu oradan çıkarabilendir” şeklinde tarif etmektedir. Göksel seyir de doğanın içinden ihtiyacı yani mevkiimizi çıkarma sanatıdır. Bu kapsamda; sextantın kullanılması için gösterilen incelik ve sabır, yıldızları tanıyabilmek ve seçim yapmak, değişik hesaplama yöntemleri uygulayabilmek, çizimleri sanatçı titizliği ile hassas bir şekilde yapmak göksel seyiri sanat haline getirmektedir. Bu sanatı uygulamak için dikkatlice yapılmış pratik uygulamalardan oluşan tecrübe gerekmektedir ve yok olan bir tecrübenin yerine geri konması uzun süre gerektirir.
Göksel seyir çok boyutlu ortamdaki sorunların çözümüne ilişkin düşünme yeteneği kazandırmaktadır. Üç boyutlu ortama ek olarak zaman boyutu ile birlikte dört boyutlu ortamda düşünme ve problem çözme becerisi kazanma sadece göksel seyir dersinde mevcuttur. Dersin eğitiminde karşılaşılan en önemli sorunların başında da gelen çok boyutlu ortamda düşünme becerisi önemli bir kazanımdır ve denizde genelde iki boyutlu ortamda, zaman boyutu ile birlikte üç boyutta karşılaşılan sorunların çözümüne yardımcı olmaktadır.Göksel seyir düşünsel bir meydan okumadır. Coğrafi mevkiin göksel cisimler yardımıyla bulunması öncelikle belirli disiplinlerde yeterli bilgi birikimine ve bu bilginin değişik durumlar karşısında doğru yorumlanmasına ihtiyaç duymaktadır. Bunun yanı sıra beceri ve karar verme yeteneğinin gelişmiş olması gerekir. Göksel seyir sadece GPS’e veya ECDIS’e bakarak mevkiin okunması yerine kişinin aklını kullanmasını gerektirir. Mevcut eğitim sisteminde ezbere dayalı eğitimler yerine, kişinin düşünme ve yorumlama becerilerinin gelişmesine olanak sağlayan derslerin başında gelmektedir ve yaratıcı olmak düşünsel kaliteden başlamaktadır. Göksel seyir dersinde işlenen konular seyir kapsamında ele alınan büyük daire seyri, gel-git, fix mevki atma, pusula hatası belirleme ve diğer konuların daha iyi anlaşılmasına yardımcı olmaktadır. Ayrıca diğer disiplinlerle yakından ilgilidir ve pratik imkânı vermektedir. Örneğin Piri Reis Üniversitesi uygulamasında bir dönem içinde bir öğrencinin 4750 adet civarında matematik işlemi yapması gerekmektedir veya sextant prensipleri fizik kapsamında olan optik konularının bir tekrarıdır. Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi teorisinin dördüncü basamağı olan saygınlık gereksinimi; başarı, kendine güven gibi olguları kapsamaktadır. Kişilerin fiziki veya düşünsel olarak ortaya çıkardıkları eserlerin verdiği başarı hissi, en yoğun duygulardan bir tanesidir. Gemide vardiya tutan bir zabitin yerine kendinizi koyduğunuzda; okyanusta dört saat GPS ve ECDIS’e bakmak, ISM formlarını doldurmak mı, yoksa fiziki ve düşünsel olarak göksel seyir ile uğraşmak mı daha fazla tatmin duygusu verir, karar sizin.NATO Donanmalarında kriptolu GPS sistemiyle neredeyse sıfır hata ile mevki konma olanağı bulunmaktadır. Donanma personelinin STCW’ye hukuken tam olarak tabi olmadığı ve ticaret gemilerine göre üstün donanım imkânı dikkate alındığında dünya bahriyelerinin göksel seyir uygulamalarına devam edip etmedikleri sorumuza aradığımız cevaba ışık tutacaktır. ABD Deniz Kuvvetlerinde göksel seyir uygulaması resmi yazılım kullanılarak yapılmaktadır . İngiliz Deniz Kuvvetlerinde klasik eğitim yapılmaktadır ve resmi yazılım uygulaması mevcuttur. Göksel seyir konusunda eğitim vermeye devam eden ülkelerden tespit edilenler; Kanada , İspanya , İtalya , Yunanistan , Tayland , Belçika , Portekiz , Rusya , Almanya , Türkiye ve Romanya’dır. Görüldüğü üzere Türkiye dâhil büyük donanmalar göksel seyir eğitimine devam etmektedir. Diğer taraftan üniversite seviyesinde eğitim veren kurumlarda mühendislik kavramı alınması maksadıyla fizik, kimya, değişik seviyede matematik, statik gibi temel mühendislik dersleri verilmektedir. Meslek eğitimine ve özellikle zabitin karar verme sürecinde akıl süzgecinin mantıklı çalışmasına yardımcı olan ve bunun temel eğitimini veren bu konuların gerekliliği yadsınamaz. Bu kapsamda hem meslek hem de mühendislik kavramı kazandıran göksel seyir ise hiç yadsınamaz. Gece gökyüzündeki yıldızlar, vardiya zabitini dünyaya bağlayan yollardır. Bir yıldız Londra’nın üzerinde iken, diğer bir yıldız Kahire üzerinde, Ay ise evinin penceresine düşmektedir. Gök cisimleri sevdikleriyle aynı anda ortak olarak görebildikleri tek unsurdur. Vardiya zabitinin, denizin sonsuzluğundan oluşan bıkkınlık ve sevgiye olan yoksunluk duygusunu ancak bu gökyüzü yok edebilecektir. Sonuç olarak gelişen yan uygulamalar sayesinde hassasiyeti artan ve kolaylaşan göksel seyir konusunda geleneklere bağlı kalmanın gerektiği değerlendirilmektedir.Şems AKTUĞ
Öğretim Görevlisi
Piri Reis Üniversitesi
Hocam olacak yarın sınavım var ve ben bunu bılmıyorum şimdiden cevaplarınız için teşekkürler hocam bi sorugemi gök seyrinde tarih çizgisinin tanımı anlamı nedir ne işe yarar hocam acilen cevap beklıyorum arkadaslar cevaplarsanız sevınırım ?
Hocamızın dersini anlatmasına ve okullarda okutulmasına kimsenin birşey diyeceğini zannetmiyorum ama müfredatta olmasına rağmen denizcilik okullarının ne kadarında adam gibi okutulur veya genelde bu okulların hocaları ne kadar astronomi seyri bilir? "Problemimiz astronomi seyrinden ziyade boş okyanusta düzlem seyridir." rnÖnce bunu bir öğretelim de kardeşlere .. Astronomik mevki atmak gerekirse de kaptan olarak biz atarız o mevkileri. ( Hocam yazınız güzel, konuya ilginiz belli , aynı heyecanınızı paylaşıyorum , Allah kolaylık versin )
Elbette göksel seyir okutulmalıdır. Bir gün uyduların sahiplerirnyayını keserlerse ya da kasten yanlış yayın yaparsa yapılıcak iş sekstant ile konum saptamaktır. Bu nedenle gemilerde her vardiyada gemi kaptanı gerekli görüyorsa sekstant ile konum saptanarak uydulardan alınan mevkiler kontrol edilmelidir. Böyle uygulamalar kalite kontrolu için de yararlı olur. Allah selamet versin.rnwww.refikak dogan.com
Sayın Şems hocam yazınız, okurken keyif aldığım bir yazıydı. Göksel seyir anlatırken yaşadığınız heyecanı yazınızda da hissetmek mümkün. Göksel seyirin uğraştırıcı bir iş olmasından ziyade bir hobi olarak görülmesi taraftarıyım. Bazı hesaplamalar yapıp bunların gerçekten çalıştığını görmek insanı mutlu ediyor. Bir denizci, içerisinde yaşadığı dünyayı en iyi şekilde kavramalıdır diye düşünüyorum. Bir çok büyüğümüzün de dediği gibi "Ya fişi çekerlerse ne yaparız?" sorusuyla bitirmek istiyorum. Teşekkürler.
Hocamızın yazısını keyifle okudum.Yorumlardaki arkadaşlarımızın katkılarıda önemli.Fakat göksel seyrin gereksizliği ve zorluklarını atıfta bulunan arkadaşların unutmaması gereken savaş durumlarında uydu sistemlerinin günlerce kapanabildiğidir.Bu tecrübenin görüslere ışık tutabilmesi dileği ile,sevgiyle kalın.rnKpt.Bülent Coşkun
Sevgili Şems Hocam,rnrnYazınızı keyifle okudum. Harcadığınız zamana, bizlere yansıttığınız bilginize ve emeğinize teşekkür ederim.rnrnİyi çalışmalar
İlk yorumlarda Göksel Seyir gibi denizciliğin yapı taşı bir ders hakkında saçmalık olarak bahsedip gemide yaptıkları işten mutlu olmayan ve bir nevi bunu dile getiren arkadaşlarımız bu konuda haklı olduklarını düşünüyorlarsa böyle değerli bir makalenin altına basit bir yorumla değilde daha profesyonelce uluslar arası kuruluşlara şikayetlerini iletirlerse belki bu kurumlar okuduktan sonra gülmeyi bırakıp şikayetlerini değerlendirip bu göksel seyiri önce okullardan sonra uluslararası sınavlardan daha sonra gemilerden ve en son olarak da uluslararası denetimlerden kaldırabilirler. Ütopik ama bu arkadaşlar için denemeye değer.
Saygıdeğer Şems hocam, benim gibi göksel seyire önem veren bir insan için yazınız gerçekten çok değerlidir. rnGünümüzde elektronik seyir gelişmektedir, ve bunun için yeni kurallar ortaya çıkmaktadır. Yeni çıkan kurallara bakıldığı zaman elektronik seyir üzerine gelen konulardır. Çift elektronik haritalı (ECDIS), Integrated Bridge System (IBS)'li gemilerdir. Teknoloji bu kadar çok ilerlemiş iken 'Neden Hala Göksel Seyir'. rnYazınızda da belirttiğiniz gibi OCIMF tarafından SIRE kapsamında uygulanan bir denetleme mevcuttur. Böyle bir denetlemeye Suezmax tankerde seyir zabiti olarak STATOIL tarafından tabii tutuldum. Bulunduğum gemi çift elektoronik haritalı bir gemi olmasından ötürü kağıt harita bulunmamaktaydı. Denetleyici tecrübeli eski bir kaptan idi. Girdiğim bir diyalog sırasında, kendisininde bulunduğu OCIMF tarafından IMO ile ortaklaşa yapılan bir durum değerlendirmesi toplantısından bana bazı bilgiler vermiştir. rnO bilgiler şöyledir ki; 01 Ocak ile 30 Ocak arasındaki süreçte SADECE çift elektronikli haritalı gemilerin karıştığı tehlike sayısı 78 idir. rnECDIS cihazlarında bile kendi menüsü içinde yıldızlardan mevkii atma menüsü bulunmaktadır. Elektorik sistemleri sıfır hataya indirgense bile oluşabilecek gemi kaynaklı bir arıza durumunda, savaş durumunda oluşabilecek uydu sap(tır)maları veya uyduları kullanamaz hala gelmenizde bile göksel seyire ihtiyaç duyulacaktır. rnGöksel seyir'i öğrenmek zor olduğu için bu kadar büyütülmektedir. Ama Göksel Seyir'i öğrendiğiniz ve gemide bulunduğunuz süre zarfında kullandığınız zaman hiç bir zaman unutmazsınız. Şu da bir gerçektir ki sürekli attığınız zaman kazandığınız el aşinalığı sayesinde 4 saatte tuttuğunuz vardiya da 10 dakikanızı almadığını göreceksinizdir.rnrn Yazınızın her bir cümlesi benim zevkle okumama sebep olmuştur. Ki yazdığınız şu cümle 'Vardiya zabitinin, denizin sonsuzluğundan oluşan bıkkınlık ve sevgiye olan yoksunluk duygusunu ancak bu gökyüzü yok edebilecektir. ' Göksel Seyir'i bir uğraş olarak görmek yerine yaşattığı hazzı da açıklamaktadır.rnEll erinize sağlık Şems hocam. Saygılarımla. rnUzakyol Vardiya Zabiti - Alper ERÖZBEK
Değerli Şems Hocam,rnYazınızı zevkle okudum. Sextant’ın günümüzün gelişen seyir teknolijileri arasında hala öneminin ne kadar olduğunu en güzel şekilde dile getirmenin yanında, denizcilik gibi geleneksel bir mesleğin ne kadar önemli bir parçası olduğunuda çok güzel dile getirmişsiniz.rnBugü n, dünya denizciliği denildiği zaman akla İngiltere gelir. Eğitimi, denetimleri, sirkülerleri ve en önemlisi dünya denizciliğinin patronu IMO İngiltere’nin idaresindedir... Okuduğumuz bir çok kitap gene İngiliz kaptanlar tarafından yazılmıştır... Bu yüzden örnek alınması gereken en önemli ülkelerden birisidir bence...rnTürkiye’de Uzakyol Vardiya Zabitliği yeterliliğimi aldıktan sonra İngiltere’de Maritime Coast Guard Agency (MCGA) Unlimited OOW sınavlarına girmek üzere bir programa dahil edildim. Hala orada sınavlara hazırlanıyorum ve çok net söyleyebilirim ki İngiltere’de Sextant kullanmayı tam olarak bilmeyen hatta kullanmanın dışında tüm donanımını, hatalarını, bakımı ve tutumunu bilmeyen hiç bir aday denizci olamaz. Bu sadece yeni adaylar için değil, terfi atlamak isteyen zabit ya da I.zabitler içinde aynı. Vardiya zabiti için “ Denizde Çatışmayı Önleme Tüzüğü” ne kadar önemli ise, burada sınavda sextant içinde aynı şekilde değerlendiriliyorsun uz. Bunun doğruluğunu değerlendirmek şu an için elbette bana düşmez ama durumun gerçeği ortadadır.rnBugün, haritaya mevki atarken yapmamız gereken en önemli şeylerden birisi “cross check”, 15-20 gün süren okyanus seyirlerinde GPS mevkimizi kontrol etmemizi sağlayacak bir cross check yöntemi hala Sextant’dır. Demek ki hala her vardiya zabitinin sadece bir yöntemde biliyorsa olsa sextant kullanarak nasıl mevki atması gerektiğini bilmesi gerekiyor...rnHepimi zin sextant’dan çekinmesinin sebebi sanırım gerçekten emek istemesi. O emeği ona gösterdikten sonra zaten sextant kullanmak iş yükünden çok bir hobi haline gelir...rnHocam, tekrar yazınız için çok teşekkür eder, saygılarımı sunarım.rnrnUzakyol Vardiya Zabiti rnNuri KAYACANrnGlasgow
boyle bir teknoloji varken ve gunumuzde maalesef bu kadar cok iş yukunu uzerınden atamayan denizciler için hafifletşilmesi gereken bir konudur bu...rnayrıca nedense cok ovulmus burada goksel seyir.... fakat pratik konusunda bize nasıl katkı saglayacak? bunlar tırı vırı dan oteye gıtmez.. ii kotu denizciyi ayıracak olanda bu degildir... biraz dolu dolu yazmak ve gunumuzde kolay anlasılır makale yazmakta ii / kotu yazarı ayırır...rnsaygılar. ..
Göksel seyiri en azından "anlamadan" elektronik seyir yapmaya çalışmak dört işlemin ne olduğunu bilmeden hesap makinası kullanmaya benzer..rnrnHerşeyin önce temelini öğrenmek sonra üzerine diğer bilgileri inşa etmek gerekir.rnrnElektron ik seyir cihazları HALEN sadece YARDIMCIDIR..rnrnHen üz 15-20 yıllık bir geçmişi olan elektronik cihazların binlerce yıllık geleneksel seyir yöntemlerini çöpe atacağını düşünmek çok yanlıştır..rnrnBu mantık ile ilerlemek daha sonra daha yaygın olduğundan deniz mili yerine km kullanmak, su jetleri çıktı diye pervane etkisini öğrenmemek, yalpa önleyici sistemler gelişti diye sert hava seyir tekniklerini unutmak gibi saçma yerlere gider ki, tartışması bile komik..rnrnHerşeyin bir temeli vardır, bunu doğru olarak öğrenmeden-kavramada n üzerine inşa edeceğiniz hiç bir şey sağlam olamaz..
Günümüzde insansız deniz araçları yapılırken, gemiler rota üzerindeki tehlikeleri algılayıp vardiya zabitini uyarırken, dönüşlerine kadar insansız olarak seyir yapabilen 18000 TEU 'luk konteyner gemileri dünya denizlerinde yüzerken göksel seyir gerçekten çok önemli kalıyor. Herkesin emeğine yazık hem öğrencilerin hem öğretmenlerin. Göksel seyir ders saatlerini yarı yarıya indirip dünya üzerindeki teknolojik değişimleri takip ederek elektronik seyir 'e önem vermek yeni nesile kesinlikle daha faydalı olacaktır. Ne M.Ö. 4000 yılındayız nede 2013 'de kalacağız ECDİS 'e RADARA 'a GPS 'e bozulur die dokunmaktan korkan öğrenciler yetiştireceğimize ne yaptığını bilen öğrenciler yetiştirmek hepimizin faydasına. YAHU KAÇ KİŞİ ŞU YILDIZLARDAN MEVKİ AT BAKİM DİYOR ?