Güzel yurdumuzda Güneş, deniz ve kum destinasyonu arasına sıkışmış kalmış turizm sektörünün, tek düzelik açmazlarında yaşadığı sorunları aşabilmesi için öncelikli olarak sektöre ilişkin yönetimlerin merkezden yerele kaydırılmasının organizasyonları yapılmalıdır.
Kamu-özel sektör işbirliği özendirilerek geliştirilmeli ve bu yönde kalıcı önlemler alınmalıdır. Yine aynı birlik ve beraberlik ruhu içinde hareket edilerek yeni yatırımlar için destek ve teşvik programları hazırlanmalıdır.
Turizmin geleceğine yönelik, ülke çıkarlarının gözetildiği politikalar üreterek yatırım yapmak istiyorsak eğer, tanıtım, pazarlama, finansal teşvikler, rekabet ve yatırımlardan sorumlu Turizm Enstitülerinin kurulması için gereken bütün hazırlıklar yapılmalıdır. Hazırlanacak olan geniş çaplı bilimsel nitelikli turizm projeleri ile bölgesel ve yerel gelişme fonları oluşturulmalıdır. Kalite, iyi hizmet ve fiziki erişebilirlilik alanındaki doğru etiketlemeler önem kazanmalı ve çalışmalar bu anlayış içinde yoğunlaştırılmalıdır. Bu bağlamda belirlenecek olan ana kriterlerin başında turistlerin memnuniyeti, güvenliği ve huzuru ön planda olmalıdır.
Sektörün bütün dallarında, kaliteli ve profesyonel iş gücünün desteği ile özel turizm departmanları oluşturulmalıdır. Bunların kontrolünde ve denetiminde belirlenecek olan yeni rotaların ve markaların, uluslar arası işbirliği çerçevesinde internet aracılığı ile doğrudan ve canlı yayın yoluyla tanıtımı sağlanmalıdır. Turistlerin Türkiye'de tatillerini mutlu, huzurlu ve güven içinde geçirebileceklerine ilişkin konularda ikna olmaları için, Türkiye'nin, Güvenli Turizm Destinasyonu olarak tanıtıldığı bir konferansın düzenlemesinin çok yararlı ve etkili olacağını düşünüyorum.
Enerji tasarrufuna önem verilmeli ve çevrenin korunmasına özen gösterilmelidir. İlginç ve cazip alternatif programlar geliştirilerek turistlerin ilgisi çekilmeli ve monotonluktan uzaklaşılmalıdır. Ayrıca sağlık ve kaliteli hizmet konularındaki çalışmalara da devam edilmelidir. Turizm alanındaki rekabet düzeyini, uluslar arası platformda yükseltmeli ve varlığımızı hissettirmeliyiz. Özellikle pazarlama ve tanıtım aktivitelerinde teknolojiden daha çok yararlanmayı öğrenmeli ve bu uygulamayı yaygınlaştırmalıyız. Turizm sektöründe KDV oranları yeniden gözden geçirilmeli ve en alt seviyelere çekilmesi özendirilmelidir.