Şimdilerde nostalji olarak bazı yerlerde rastladığımız taş plak ve diger plak çeşitleri ,bir zamanlar evlerimizin değişmez eşyalarındandı.radyodan daha önemli bir müzik aracı olarak gözüken plaklar bazen çizilir ve baygın bir ses tonu ile kulaklarımızda unutulmaz bir ses bırakırdı,kendine dönüp dururdu.
Bugüne kadar plaklarda dinlemiş olunan eserleri hemen herkes unutmuş olabilir ama o bozuk ve baygın sesin unutulması mümküm değildir.
Geçen yazımda izmir kokar koyunda yaptıgım bir inceleme gezisinden notları aktararak bazı sorular sorma gereği duymuştum,ancak sordugum sorular bazı çevreleri ve kişileri hayli rahatsız etmiş olmalıki 100 e yakın yorum ile olumlu yada olumsuz eleştiriler geldi,reklamın iyisi kötüsü olmaz hertürlü eleştiri olmalıdır,zaten demokrasinin rengide budur.
Yazımın başında ifade etmeye çalıştığım bozuk plak gibi sürekli kendine dönen ,bozuk ses çıkaran aynı şeyleri tekrarlayıp duran bazı yorumlar ise ,ne renkle nede demokrasiyle bağdaşmamaktaydı.
Yorumu yapan bazı örnek şahıslar bilimden uzak, kulaktan dolma bilgilerle,hatta bozuk deyimlerle oturdukları yerden kamuoyunu yanlış yönde yönlendirme yarışına girdiler, bilgisayar ve internet çıktı mertlik bozuldu, eski sistem yazarlık olsaydı acaba ne yapacaklardı merak ediyorum.
Geçen yazımdaki sorularıma cevap alamamışken,yorumlardan çıkardığım pek çok soru daha çıktı ortaya. Mesela yapılmış bitmiş olan bir ÇED toplantısını niye yeni yapılacakmış gibi, var olmayan bazı görüntüleri neden varmış gibi sunar.
Hem kıyıdaki yapılanmadan şikayet edilirken nasıl oluyorda 60-65 metre derinde pislik birikiyor,yorumcu herşeyi bildiğini ifade ederken kaç adet tesis olduğunu nasıl oluyorda sonradan ögreniyor.
Aklınca herkesi yanına çekecek yalakalıkla nasıl oluyorda ÇYDD hakkında yetkisi olmadan bilgi veriyor, doğru düzgün yazı yazmasını beceremeyen bir kişi nasıl oluyorda 30.000 kendi deyişiyle noktaya haber gönderiyor.
Bana bazen saygı sunuyor,bazen yerden yere vuruyor,bazen yandaşlıkla suçluyor,bazen üstü kapalı hakaret ediyor.nasıl oluyorda kendini resmi kurumların üstünde görerek dilekçe suretini yayınlıyor.
Oysa 3071 sayılı kanun geregi dilekçe veren ve alan kurum arasında saklı olup tehdit eder gibi, sizin için bu dilekçeyi şuraya verdim , şunu sordum demekte suçtur yani 3071 sayılı kanun ihlali vardır.
Ben şu nedenle hasta oldum elimde raporum var diye ortaya çıkan biri neden raporunu bir türlü ortaya koymaz, SİT alanı içinde bulunan yazlığı hakkında ortada bir suç yoksa neden savunma yazısı yazılır,neden site yöneticisi böyle bir açıklama yapma gereği duyar.
Başka okurların yaptığı yorumları neden her seferinde ben sanarak savunma yapar. İşte bizim bozuk plak böyleydi her seferinde takılır kendine döner ve hep aynı şarkıyı çalar dururdu.çaldığı şarkıların hiç biri akılda kalmadı ama çıkardığı baygın ve bozuk ses akılda kalıyor ne yazıkki.